Ticaret hukuku diğer adı ile iş hukuku konularında Özlem Baysal Hukuk ve Danışmanlık olarak size rehberlik etmek için hizmet sunmaktayız. Deneyimli ve uzman ekibimiz ticaret hukukuyla ilgili konuları en ince ayrıntısına kadar anlamanızı sağlamak ve haklarınızı etkin bir şekilde korumak için burada. Her bir müvekkilimize olayın karmaşıklığını ve işletme koşullarını göz önünde bulundurarak özelleştirilmiş hizmetler sunuyoruz.
Ticaret hukuku süreci hem işverenler hem de çalışanlar açısından karmaşık ve zorlayıcı olabilir. Bu zorlukları en aza indirgemek ve adil bir sonuca ulaşmak için hukuki destek almak oldukça önemlidir. İstanbul’daki iş hukuku hizmetlerimizle bu alanda uzmanlaşmış, deneyimli bir ekiple size bu süreçte rehberlik ediyoruz.
Hukuk büromuz; şirket kuruluşu, günlük ticari faaliyetler hususunda danışmanlık verilmesi, ticari faaliyetler kapsamında sözleşmelerin hazırlanması ve mevcut sözleşmelerin hukuki olarak değerlendirilmesi, ticari alacak-borç ilişkileri hususunda hukuki aksiyon alınması, şirketler hukukunda doğan dava, ihtilaf ve arabuluculuk süreçleri ile idari ve cezai süreçlerde müvekkillerin temsili hususunda hukuki hizmet vermektedir.
Hukuk büromuz müvekkillerinin iş hukuku sürecindeki karmaşık konuları anlamalarını sağlamak için geniş ve kapsamlı hizmetler sunmaktadır. Çalışan hakları, iş sözleşmeleri, işten çıkarma ve tazminatlar, işe iade davaları gibi konular, bir iş hukuku davası sırasında ve sonrasında karşılaşabileceğiniz durumlardır. İster bir iş veren ister bir çalışan olun, size adil ve etkin bir çözüm bulmanızı sağlamak için ihtiyacınız olan profesyonel ve adil hizmeti sunmaktayız.
Ticaret Hukuku Avukatı
Özlem BAYSAL
İstanbul barosuna kayıtlı avukat Özlem Baysal, 2012 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuş ve yargılama sürecinin çeşitli alanlarında uzun yıllar görev almıştır.
Halen İstanbul Barosu’na kayıtlı olarak şirket ve kişilerin dava süreçlerinde vekil olarak temsili; her türlü sözleşmenin hazırlanması, arabuluculuk ve uzlaştırma süreçleri, idari ve cezai soruşturma takibi, boşanma, miras, tapu iptal davaları, fikri ve sınai hakların korunması, ceza davaları, tazminat talepleri başta olmak üzere hukukun her alanında hizmet vermektedir.
Ticaret Davalarında
Uzmanlık Alanlarımız
Uzmanlık Alanı
Uzmanlık Alanı
Uzmanlık Alanı
Uzmanlık Alanı
Uzmanlık Alanı
Uzmanlık Alanı
Uzmanlık Alanı
Diğer İş Davaları →
Ticaret Hukuku Nedir?
Ticaret hukuku işçi ve işveren arasındaki ilişkileri düzenleyen ve denetleyen bir hukuk dalıdır. Özel hukuk alanında yer alır ve genel olarak bireysel ticaret hukuku ve toplu ticaret hukuku olarak ikiye ayrılır.
- Bireysel iş hukuku: Bir işverenle bir veya daha fazla işçi arasındaki ilişkileri düzenlerken, toplu iş hukuku genellikle işverenler ve işçi sendikaları veya işçi grupları arasındaki ilişkileri inceler. Bu hukuk dalının ana amacı iş yerinde adil bir denge sağlamaktır; işçinin haklarını ve işverenin çıkarlarını koruyarak her iki taraf arasında uyumlu bir çalışma ortamı oluşturmak.
- İş hukuku: Birçok farklı alanı kapsar. İşe alım süreçleri, çalışma saatleri, ücretler, iş güvenliği, işçi hakları, iş yerinde ayrımcılık ve taciz, işten çıkarmalar ve işçi tazminatları gibi konular bu hukuk dalının kapsamına girer. İş hukuku ayrıca işveren ve işçiler arasında çıkan anlaşmazlıkların çözümü için mekanizmaları da belirler.
Ticaret hukukunun düzenlemeleri genellikle ulusal düzeyde belirlenir ve ülkeden ülkeye değişiklik gösterir. Türkiye’de İş Kanunu ve İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu gibi bir dizi kanun ve yönetmelik ile düzenlenmiştir. Ancak bazı genel ilkeler ve normlar, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) gibi uluslararası kuruluşlar tarafından belirlenir ve tüm ülkelerin uyum sağlaması beklenir.
İş hukuku iş yerinde adil ve düzenli bir çalışma ortamının sürdürülmesi için hayati öneme sahip bir hukuk dalıdır. Hem işverenlerin hem de işçilerin haklarını ve yükümlülüklerini anlaması, iş yerindeki ilişkileri daha verimli ve adil hale getirir.
İş Hukuku Davası Neleri Kapsar?
İş hukuku davaları geniş bir yelpazede konuları kapsar ve genellikle işveren ve işçi arasındaki hukuki anlaşmazlıkları çözümlemeye odaklanır. İş hukuku davaları aşağıdaki gibi çeşitli konuları içerebilir:
- İşe Alım ve İşten Çıkarma Anlaşmazlıkları: İşe alım süreci sırasında veya işten çıkarılma durumunda yasaların ihlal edildiği iddialarını ele alır. Örneğin, haksız yere işten çıkarma, işe alım sürecinde ayrımcılık, kıdem tazminatı ödenmemesi gibi durumlar bu kapsama girer.
- Maaş ve Ücret Anlaşmazlıkları: İşçinin maaşının tam veya zamanında ödenmemesi, ekstra çalışma saatleri için ödeme yapılmaması veya izin kullanımıyla ilgili meseleler bu kategoriye dahildir.
- İş Sağlığı ve Güvenliği Sorunları: İş yerinde sağlık ve güvenlik standartlarının ihlal edildiği iddialarını kapsar. İşçinin işyerinde bir kazaya uğraması veya meslek hastalığına yakalanması gibi durumlar bu kapsama girer.
- Ayrımcılık ve Taciz İddiaları: İş yerinde cinsiyet, yaş, ırk, din, cinsel yönelim ve benzeri nedenlerle ayrımcılığa uğradığı veya tacize maruz kaldığı iddiası olan işçiler tarafından açılan davalar bu kategoriye dahildir.
- Sendikal Hakların İhlali: İşçilerin sendikal haklarının ihlal edildiği durumlar da iş hukuku davaları arasında yer alır. Örneğin, sendika üyeliği nedeniyle işten çıkarılma veya sendikal faaliyetlere katılmanın engellenmesi gibi durumlar bu kapsama girer.
- İş Sözleşmesi İhlalleri: İşverenin iş sözleşmesinde belirtilen yükümlülüklere uymaması durumunda işçinin açtığı davalar bu kapsama dahildir.
İş hukuku davaları genellikle iş mahkemelerinde görülür ve çözüm süreci, tarafların anlaşmazlık konusunu ve mevcut kanunları dikkatlice inceleyen bir hakim tarafından yönetilir. İş hukuku davalarının sonuçları genellikle işçinin tazminat alması, işe geri dönme hakkının sağlanması veya işyerindeki uygulamaların değiştirilmesi gibi şekillerde olabilir. Her durumda ticaret hukuku işçi ve işveren arasındaki hukuki ilişkinin adil ve düzgün bir şekilde yönetilmesini sağlar.
İş Davalarında Arabulucu Zorunlu mudur?
İş davalarında arabuluculuğun zorunlu olup olmadığı ülkenin ilgili yasalarına ve uygulamalarına bağlıdır. Türkiye’de ise belirli iş hukuku davalarında arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir.
2018 yılında yürürlüğe giren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile işçi ve işveren arasındaki bazı uyuşmazlıklarda, dava açmadan önce arabulucuya başvurulması zorunlu kılınmıştır. Bu uygulama dava süreçlerini hızlandırmak, mahkemelerin iş yükünü azaltmak ve tarafların anlaşmazlıklarını daha hızlı ve etkili bir şekilde çözümlemek amacıyla başlatılmıştır.
Bu zorunluluk işçi veya işverenin iş sözleşmesinden doğan alacak ve tazminat talepleri ile işe iade talepleri için geçerlidir. Yani bu tür bir uyuşmazlık durumunda işçi veya işveren, dava açmadan önce arabulucuya başvurmalıdır. Arabuluculuk sürecinde taraflar arasında anlaşma sağlanamazsa, arabulucunun düzenlediği son tutanağın alınmasından sonra dava açılabilir.
Ancak iş sağlığı ve güvenliği nedeniyle doğan hukuki sorunlar, iş kazası veya meslek hastalığı tazminatı talepleri gibi konular arabuluculuk zorunluluğu kapsamında değildir ve doğrudan dava yolu açıktır.
İş hukuku anlaşmazlıklarında arabulucuya başvurup başvurulmayacağı, uyuşmazlığın türüne ve yürürlükte olan yasal düzenlemelere bağlıdır. Her durumda hukuki bir sorunla karşı karşıya kalan kişilerin, durumlarını ve seçeneklerini değerlendirebilmek için bir hukuk uzmanına danışmaları önerilir.
İş Mahkemesi Nedir?
İş mahkemesi işçi ve işveren arasındaki hukuki anlaşmazlıkların çözümüne yönelik özel bir mahkeme türüdür. İş mahkemeleri iş hukuku konularına özgü bilgi ve uzmanlık gerektiren davaları incelemek üzere kurulmuştur. İşçi hakları işe alım ve işten çıkarma, ücret anlaşmazlıkları, iş sağlığı ve güvenliği, ayrımcılık ve taciz iddiaları ve benzeri konular genellikle iş mahkemelerinin yetki alanına girer.
İş mahkemeleri genellikle tarafların haklarını ve yükümlülüklerini belirleyen iş hukuku ve ilgili yasalar çerçevesinde kararlar verir. İş mahkemesi yargılamaları, tarafların çoğunlukla avukatlar aracılığıyla delil sunmalarını, tanıkları çağırmalarını ve argümanlarını ileri sürmelerini içerir.
Türkiye’de iş mahkemeleri 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu‘na göre kurulmuş ve faaliyet göstermektedir. Bu kanunla birlikte iş uyuşmazlıklarında dava açmadan önce arabuluculuk sürecine gidilmesi zorunlu hale getirilmiştir. Ancak arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamazsa, dava iş mahkemesinde görülür.
Her durumda iş hukuku davaları genellikle karmaşık ve teknik bilgi gerektiren konuları içerdiği için, işçilerin ve işverenlerin, haklarını ve seçeneklerini anlamaları ve etkili bir şekilde savunabilmeleri için bir hukuk uzmanına danışmaları genellikle önerilir.
İş Mahkemesinin Görevleri Nelerdir?
İş mahkemeleri iş hukuku ile ilgili bir dizi görev ve yetkiye sahiptir. Temel olarak işçi ve işveren arasındaki hukuki uyuşmazlıkları çözmekle yükümlüdürler.
İş mahkemelerinin görevleri aşağıdaki gibi özetlenebilir:
- İş Uyuşmazlıklarını Çözme: İş mahkemelerinin en önemli görevi, işçi ve işveren arasında çıkan hukuki uyuşmazlıkları çözmektir. Genellikle işçi ve işveren arasındaki anlaşmazlıkları incelemek, delilleri değerlendirmek ve yasalara uygun olarak karar vermek anlamına gelir.
- İşçi ve İşveren Haklarını Koruma: İş mahkemeleri işçi ve işveren haklarını korumak için kararlar verir. İşe alım süreçleri, çalışma saatleri, ücretler, iş güvenliği, işçi hakları, iş yerinde ayrımcılık ve taciz, işten çıkarmalar ve işçi tazminatları gibi konular genellikle iş mahkemelerinin yetki alanına girer.
- İşe İade Kararları Vermek: İşten haksız yere çıkarılan işçinin işe iadesine karar verebilir. Bu kararlar işçinin işe geri dönüşünü ve gerektiğinde tazminat ödenmesini sağlar.
- İş Kanunu ve İlgili Yasa ve Yönetmeliklere Uyumu Sağlama: İş hukukuna dair yasa ve yönetmeliklerin uygulanmasını denetler ve sağlar. İş kanunu ve ilgili diğer kanun ve yönetmeliklere uygun olarak kararlar verir.
- Tazminat Kararları Vermek: İşçiye ödenmesi gereken tazminatlar konusunda karar verir. Bu, işten çıkarma tazminatı, iş kazası veya meslek hastalığı tazminatı, fazla mesai ücreti gibi konuları içerebilir.
- Sendikal Haklarla İlgili Kararlar Vermek: Sendikal hakların ihlali konusunda karar verir. Sendika üyeliği nedeniyle işten çıkarma veya sendikal faaliyetlere katılmanın engellenmesi gibi durumları içerebilir.
Bu görevler iş mahkemelerinin ticaret hukuku alanındaki uyuşmazlıkları adil ve etkili bir şekilde çözme ve iş yerindeki hukuki ilişkileri yönetme yeteneğini yansıtır. Her durumda bir ticaret hukuku davasının karmaşıklığı ve önemi nedeniyle, bir iş hukuku davasıyla karşı karşıya olan kişilerin, durumlarına ve seçeneklerine ilişkin profesyonel hukuki tavsiye alması genellikle önerilir.
İş Mahkemesine Hangi Davalar Açılır?
İş mahkemeleri işçi ve işveren arasındaki hukuki uyuşmazlıkların çözümü için kurulan özel mahkemelerdir. İş hukuku ile ilgili geniş bir yelpazede konular bu mahkemelerin yetki alanına girer. İş mahkemelerine aşağıdaki türden davalar açılabilir:
İşe Alım ve İşten Çıkarma Anlaşmazlıkları
Haksız yere işten çıkarma, işe alım sürecinde ayrımcılık, kıdem tazminatı ödenmemesi gibi durumlar iş mahkemelerine taşınabilir.
Ücret ve Maaş Anlaşmazlıkları
Ücretin tam veya zamanında ödenmemesi, fazla mesai ücreti ödenmemesi veya ücretlerin eksik hesaplanması durumunda iş mahkemesine dava açılabilir.
İş Sağlığı ve Güvenliği Anlaşmazlıkları
İş yerinde sağlık ve güvenlik standartlarının ihlal edildiği durumlarda, işçinin işyerinde bir kazaya uğraması veya meslek hastalığına yakalanması gibi durumlar iş mahkemesinde değerlendirilebilir.
İşe İade Davaları
İşçinin haksız veya hukuksuz bir şekilde işten çıkarıldığına inanması durumunda, işe iade talebiyle dava açabilir.
Ayrımcılık ve Taciz İddiaları
İş yerinde cinsiyet, yaş, ırk, din, cinsel yönelim ve benzeri nedenlerle ayrımcılığa uğradığı veya tacize maruz kaldığı iddiası olan işçiler tarafından açılan davalar iş mahkemelerinde görülür.
İş Sözleşmesi İhlalleri
İşverenin iş sözleşmesinde belirtilen yükümlülüklere uymaması durumunda işçinin açtığı davalar iş mahkemelerine başvurulabilir.
Sendikal Hakların İhlali
İşçinin sendikal haklarının ihlal edildiği durumlar, sendika üyeliği nedeniyle işten çıkarılma veya sendikal faaliyetlere katılmanın engellenmesi gibi durumlar iş mahkemelerinde görülür.
Tazminat Davaları
İşçinin işten çıkarılması sonucunda kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi alacaklarının ödenmemesi durumunda dava açabilir.
Bu ve benzeri pek çok konu iş mahkemelerinin yetki ve sorumluluk alanına girer. İş hukuku konusunda bir dava açmayı düşünen kişilerin, sürecin nasıl işleyeceğini ve hangi adımları atacaklarını tam olarak anlamaları için bir hukuk uzmanına danışmaları genellikle önerilir.
Ticaret Hukuku Avukatı Ne Yapar?
İş hukuku avukatları işçi ve işveren arasındaki hukuki ilişkileri yöneten iş hukuku alanında uzmanlaşmış avukatlardır. Bir ticaret hukuku avukatının görevleri danışmanlık hizmetleri vermekten dava yönetimine kadar geniş bir yelpazede değişir. İş hukuku avukatının temel görevlerinden bazıları:
Danışmanlık Hizmetleri Verme
Deneyimli iş hukuku avukatları işverenlere ve işçilere, ticaret hukuku ve ilgili düzenlemeler konusunda danışmanlık hizmetleri sunarlar. İş hukuku karmaşık ve sürekli değişen bir alandır ve profesyonel iş hukuku avukatları müşterilere güncel yasaları ve düzenlemeleri anlama ve bu konularda bilinçli kararlar verme konusunda yardımcı olabilir.
Dava Yönetimi
Ticaret hukuku avukatları işçi ve işveren arasındaki hukuki anlaşmazlıkların çözümü için dava açabilir ve yönetebilirler. Müvekkilin haklarını ve çıkarlarını savunmayı, dava belgelerini hazırlamayı ve mahkemede temsil etmeyi içerir.
Anlaşmazlıkları Çözme
En iyi İş hukuku avukatları dava açmadan önce anlaşmazlıkları çözmeye çalışır. Taraflar arasında arabuluculuk veya müzakere yapmayı içerebilir. Eğer anlaşmazlık çözülmezse, avukat dava açmayı önerir.
İş Hukuku Düzenlemelerine Uyumu Sağlama
Başarılı ticaret hukuku avukatları işverenlere iş hukuku düzenlemelerine uyum konusunda yardımcı olabilirler. İş yerinde sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı oluşturmayı, işçilere haklarını ve yükümlülüklerini anlatmayı ve işe alım, işten çıkarma, ücret ve maaş, işçi hakları gibi konularda uygun prosedürler ve politikalar oluşturmayı içerebilir.
Eğitim Sunma
Uzman iş hukuku avukatları işverenlere ve işçilere iş hukuku ve ilgili konularda eğitim sunabilirler. İş yerinde ayrımcılık ve tacizin önlenmesi, iş sağlığı ve güvenliği, işçi hakları gibi konularda bilinçlendirme eğitimlerini içerebilir.
Bir iş hukuku avukatının görevi karmaşık yasalar ve düzenlemeleri anlama ve uygulama konusunda uzman bilgi ve beceriler gerektirir. Ticaret hukuku konusunda bir dava açmayı düşünen kişilerin, sürecin nasıl işleyeceğini ve hangi adımları atacaklarını tam olarak anlamaları için bir hukuk uzmanına danışmaları genellikle önerilir.
Ticaret Hukukunda İşverenin Sorumlulukları Nelerdir?
İş hukuku işçi ve işveren arasındaki hukuki ilişkileri düzenler. İşverenlerin belirli sorumlulukları vardır ve bu sorumlulukları yerine getirmeme durumunda hukuki sonuçlarla karşılaşabilirler. İş hukukunda işverenin temel sorumlulukları şunlardır:
- Ücret Ödeme Sorumluluğu: İşveren, işçiye, iş sözleşmesinde belirtilen ve yasalarca belirlenen süre ve miktarlarda ücret ödeme sorumluluğuna sahiptir.
- Sağlık ve Güvenlik Sorumluluğu: İşverenler iş yerinde sağlık ve güvenliği sağlamakla yükümlüdür. İş yerinde güvenli bir çalışma ortamı sağlamak ve iş kazalarını önlemek için gerekli tüm önlemleri almalıdır.
- İşçi Haklarını Koruma Sorumluluğu: İşveren işçi haklarını korumalı ve saygı göstermelidir. İşçi haklarına saygı göstermeme veya ihlal etme durumunda, işveren hukuki sonuçlarla karşılaşabilir.
- Eşitlik ve Ayrımcılığın Önlenmesi Sorumluluğu: İşverenler iş yerinde eşitlik ilkesine uymalı ve ayrımcılığı önlemelidir. Cinsiyet, ırk, din, yaş, cinsel yönelim ve benzeri nedenlerle ayrımcılık yapmamalıdır.
- İş Sözleşmesine Uyma Sorumluluğu: İşveren iş sözleşmesinin hükümlerine uymalıdır. İş sözleşmesinde belirtilen yükümlülükleri ihmal etme veya ihlal etme durumunda, işveren hukuki sonuçlarla karşılaşabilir.
- Sosyal Güvenlik Yükümlülüğü: İşverenler işçileri için sosyal güvenlik primlerini ödemekle yükümlüdürler. Bu primler işçinin gelecekteki emeklilik, hastalık, iş kazası ve meslek hastalığı gibi durumlar için önemli bir güvencedir.
- Bilgilendirme Sorumluluğu: İşverenlerin işçileri haklarında, yükümlülüklerinde ve iş yerindeki genel durumlar hakkında bilgilendirme yükümlülükleri vardır.
- Eğitim Sorumluluğu: İşverenler işçilerin iş yerinde gereken yetenek ve bilgiyi kazanmaları için eğitim fırsatları sunmakla yükümlüdürler.
Tüm bu sorumluluklar ticaret hukuku tarafından düzenlenmiştir ve işverenler bu yükümlülükleri yerine getirmekle yasal olarak yükümlüdürler. İşverenlerin iş hukuku konularında danışmanlık alarak ve uygun politika ve uygulamaları benimseyerek, hukuki sorumluluklarını yerine getirdiklerinden emin olmaları önemlidir.
Ticaret Hukukunda İşçinin Sorumlulukları Nelerdir?
İş hukuku işveren ile işçi arasındaki hukuki ilişkileri düzenler. İşçinin de iş hukuku çerçevesinde belirli sorumlulukları bulunmaktadır. İşçinin yerine getirmesi gereken bu temel sorumluluklar aşağıda listelenmiştir:
- Görevini Yerine Getirme Sorumluluğu: İşçi iş sözleşmesinde belirtilen görevleri tam ve zamanında yerine getirmekle yükümlüdür. İşçinin kendisine verilen görevleri ihmal etmesi veya gerektiği şekilde yerine getirmemesi hukuki sonuçlar doğurabilir.
- İşyeri Kurallarına Uyma Sorumluluğu: İş yerinde belirlenen kurallara ve düzenlemelere uymak zorundadır. İş yerinin düzenini bozacak davranışlardan kaçınmalı ve iş yerindeki disiplini korumalıdır.
- Sağlık ve Güvenlik Kurallarına Uyma Sorumluluğu: İşçi işyerindeki sağlık ve güvenlik kurallarına uymakla yükümlüdür. Kendisinin ve diğer işçilerin sağlık ve güvenliğini korumak için gereklidir.
- Sadakat Yükümlülüğü: İşçinin işverene karşı bir sadakat yükümlülüğü bulunur. İşçi işverenin ticari sırlarını korumalı ve işverene zarar verebilecek eylemlerden kaçınmalıdır.
- Bilgi Verme Sorumluluğu: İşçi işyerinde oluşabilecek her türlü sorunu veya anormal durumu işverene bildirmekle yükümlüdür. Özellikle sağlık ve güvenlikle ilgili konularda bu çok önemlidir.
- Kişisel Bakım Sorumluluğu: İşçi iş yerinde kişisel hijyen ve bakımına dikkat etmelidir. İş yerindeki genel sağlık ve güvenlik standartlarını korumak için önemlidir.
- İşverenin Mallarına Zarar Vermeme Sorumluluğu: İşçi işverene ait mal ve ekipmanları korumakla yükümlüdür. İşverenin mülkiyetine kasıtlı olarak zarar vermek, hukuki sonuçlar doğurabilir.
- Mesai Saatlerine Uyma Sorumluluğu: Belirlenen çalışma saatlerine ve mesai düzenlemelerine uymakla yükümlüdür. İşçinin belirlenen saatler dışında işyerinden ayrılması veya işe geç gelmesi hukuki sonuçlar doğurabilir.
Bu ve benzeri sorumluluklar iş hukuku çerçevesinde işçinin yükümlülüklerini oluşturur. İşçinin bu yükümlülükleri yerine getirmemesi durumunda, işverenin işçiye karşı çeşitli yaptırımlar uygulama hakkı bulunmaktadır. Bu nedenle işçilerin, iş hukuku çerçevesindeki sorumluluklarını tam olarak anlamaları ve bu sorumlulukları yerine getirmeleri önemlidir.
İş Mahkemelerinde Zaman Aşımı Süreleri Nelerdir?
İş hukukunda çeşitli işlemler ve davalarda zaman aşımı süreleri önemli bir rol oynar. Bu süreler işçinin veya işverenin hukuki haklarını kullanma süresini belirler ve bu sürenin sonunda haklar zaman aşımına uğrar. İş hukukunda zaman aşımı süreleri genellikle şu şekildedir:
Ücret Alacakları
İşçinin ücret, prim, ikramiye ve benzeri alacaklarının zaman aşımı süresi genellikle 5 yıldır. Ancak bazı özel durumlarda bu süre daha kısa olabilir. Örneğin fazla mesai ücretleri, hafta tatili, genel tatil ve yıllık izin ücreti alacakları için zaman aşımı süresi 1 yıldır.
Tazminat Alacakları
İşçinin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve kötü niyet tazminatı gibi tazminat alacaklarının zaman aşımı süresi genellikle 10 yıldır.
İşe İade Davaları
İşten haksız yere çıkarılan bir işçinin işe iade talebi için zaman aşımı süresi oldukça kısadır. İşçi işten çıkarıldığı tarihten itibaren 1 ay içinde işe iade davası açmalıdır.
İş Kazası ve Meslek Hastalığı Tazminatı
İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölüm veya maluliyet durumunda tazminat talepleri için zaman aşımı süresi genellikle 1 yıldır. Ancak bu süre, kazanın veya hastalığın öğrenildiği tarihten itibaren başlar ve en fazla 5 yıl olabilir.
Ayrımcılık Tazminatı
İş yerinde ayrımcılığa uğradığını iddia eden bir işçinin, ayrımcılık tazminatı talebinde bulunabilmesi için 6 aylık bir zaman aşımı süresi vardır.
Süreçler iş hukukunun karmaşıklığını göstermektedir ve işçilerin veya işverenlerin hukuki haklarını zamanında kullanmaları için bu süreleri bilmesi önemlidir. Bu nedenle hukuki bir sorunla karşılaşıldığında profesyonel ticaret hukuku avukatı ile çalışmanız en iyi yaklaşımdır.
Ticaret Hukukunda Çalışma Süreleri Nelerdir?
İş hukuku işçilerin çalışma sürelerini düzenler. Bu süreler işçilerin sağlık ve güvenliğini korumak, aşırı çalışmayı önlemek ve iş ile özel hayat arasında dengeli bir denge kurmak amacıyla belirlenmiştir. İş hukukunda genellikle kabul edilen standart çalışma süreleri şunlardır:
- Haftalık Çalışma Süresi: İş Kanunu’na göre bir işçinin normal haftalık çalışma süresi 45 saattir. Bu süre işverenin takdirine bağlı olarak farklı günlerde farklı şekillerde bölünebilir. Ancak bir işçinin bir günde çalışabileceği maksimum süre genellikle 11 saattir.
- Günlük Çalışma Süresi: İşçinin bir günde çalışabileceği maksimum süre genellikle 11 saat olup, bu sürenin ardından işçiye en az 11 saatlik bir dinlenme süresi verilmelidir.
- Ara Dinlenmesi: İşçilere çalışma süresine bağlı olarak belirli aralar verilmesi gerekmektedir. Genellikle 4 saatten fazla çalışıldığında 15 dakikalık, 7,5 saatten fazla çalışıldığında ise toplamda 1 saatlik ara verilir.
- Hafta Tatili: Her işçiye haftada bir gün, genellikle pazar günü olacak şekilde hafta tatili verilmesi gerekmektedir. Bu tatil işçinin haftalık çalışma süresini aşmaması için gereklidir.
- Yıllık İzin: İş Kanunu’na göre bir işçiye yılda en az 14 gün olmak üzere ücretli yıllık izin verilmelidir. İşçinin hizmet süresi arttıkça bu izin süresi de artar.
- Fazla Mesai: İşçinin haftalık 45 saatlik çalışma süresini aşması durumunda, bu süre fazla mesai olarak kabul edilir ve işçiye fazla mesai ücreti ödenmelidir.
- Gece Çalışması: Gece çalışması saat 20:00 ile 06:00 arasında yapılan çalışmayı ifade eder. Gece çalışması yapan işçilere ek ücret ödenmesi veya çalışma sürelerinin kısaltılması gerekebilir.
Bu süreler işçinin sağlık ve güvenliğini korumak iş ile özel hayat arasında dengeli bir denge kurmak ve aşırı çalışmayı önlemek için belirlenmiştir. Ancak bu süreler ve kurallar belirli durumlarda, örneğin esnek çalışma saatleri veya vardiya sistemlerinde farklılık gösterebilir.
İstanbul’da İş Hukuku Avukatına Nasıl Ulaşabilirim?
İstanbul’da iş hukuku avukatına ulaşmak için çeşitli seçenekler bulunmaktadır. İşte bu seçeneklerden bazıları:
- Baro Dernekleri: İstanbul Barosu gibi yerel baro dernekleri, avukatlarla vatandaşları bir araya getiren ve hukuki yardım sağlayan resmi kuruluşlardır. İstanbul Barosu‘nun resmi web sitesinde avukat arama bölümü bulunmaktadır. Bu bölümde uzmanlık alanı olarak “iş hukuku” seçerek, bu alanda uzmanlaşmış avukatları bulabilirsiniz.
- Online Hukuk Platformları: Online hukuk platformları hukuki konular hakkında bilgi sağlamanın yanı sıra, avukatlarla vatandaşları bir araya getirir. Bu tür platformlarda genellikle belirli bir hukuk alanında uzmanlaşmış avukatları arama ve onlarla iletişime geçme seçeneği bulunur.
- Hukuk Büroları: İstanbul’da birçok hukuk bürosu bulunmaktadır. Hukuk bürolarının birçoğu ticaret hukuku gibi belirli hukuk dallarında uzmanlaşmış avukatlarla çalışmaktadır. İlgili hukuk bürosunun iletişim bilgilerini kullanarak, orada çalışan avukatlarla görüşme ayarlayabilirsiniz.
- Kişisel Referanslar: Eğer tanıdıklarınızdan biri daha önce iş hukuku avukatı ile çalıştıysa, onların tavsiyesini alabilirsiniz. Bu genellikle güvenilir bir yöntemdir çünkü bu şekilde avukatın kalitesi hakkında daha doğrudan bilgi edinmiş olursunuz.
Hangi seçeneği tercih ederseniz edin, avukatınızı seçerken dikkatli olmanız önemlidir.
Avukatınızın iş hukuku alanında deneyimli olması, sizin için en iyi sonucu elde etme olasılığını artıracaktır. Bu nedenle bir avukatla görüşmeden önce onun geçmiş deneyimlerini, uzmanlık alanlarını ve ücret politikalarını öğrenmek için biraz araştırma yapmanızı öneririz.
İş Hukuku Avukatı İstanbul Barosuna Bağlı İse Faaliyetleri Nerededir?
İstanbul Barosu’na bağlı iş hukuku avukatı genellikle İstanbul’da faaliyet gösterir. Avukatın ofisinin İstanbul’da bulunacağı ve İstanbul’daki mahkemelerde dava açma ve takip etme yetkisine sahip olduğu anlamına gelir.
Ancak İstanbul Barosu’na kayıtlı avukatlar Türkiye’nin her yerindeki davaları takip edebilir. Yani İstanbul Barosu‘na kayıtlı bir avukat; Ankara, İzmir, Antalya vb. şehirlerdeki davaları da takip edebilir.
Bununla birlikte avukatın fiziksel ofisi ve faaliyetlerinin çoğu genellikle İstanbul’da olacaktır. İstanbul Türkiye’nin en büyük şehri ve en yoğun iş merkezi olduğundan, İstanbul’daki avukatların çoğunun ofisleri bu şehirde bulunmaktadır.
İstanbul Ticaret Hukuku Avukatları, Türkiye’nin Her Yerindeki Davaları Yönetebilir
İstanbul’daki iş hukuku avukatları Türkiye’nin herhangi bir yerindeki davaları yönetebilir. Ayrıca İstanbul’daki tüm avukatlar şehir içindeki tüm iş mahkemelerinde davalara hizmet verebilir. Bununla birlikte İstanbul’daki iş hukuku avukatları genellikle iş yükünün daha az olduğu iş mahkemelerini tercih ederler çünkü bu, iş hukuku sürecini daha hızlı bir şekilde sonuçlandırma imkanı sağlar.
Avrupa Yakası Ticaret Hukuku Avukatı
Bahçelievler iş hukuku avukatı İstanbul’un Avrupa yakasında yer alan Beylikdüzü, Bakırköy, Avcılar, Bahçeşehir, Göktürk, Sarıyer, Gaziosmanpaşa, Esenyurt, Küçükçekmece gibi bölgelerde açılan tüm davalar için hizmet verebilir. Bu durumda avukat genel bir anlamda Avrupa yakası iş hukuku avukatı olarak görev yapar.
İstanbul’da yerleşik bir avukatın şehrin hangi bölgesinde olursa olsun tüm davaları yönetme yeteneği vardır. Başarılı ve deneyimli avukatlar için coğrafi sınırlamaları yoktur, İstanbul’un her yerindeki davalara hukuki yardım sağlayabilirler.
Anadolu Yakası Ticaret Hukuku Avukatı
İstanbul’un Anadolu yakasındaki Kadıköy, Acıbadem, Ataşehir, Maltepe, Pendik, Kartal, Ümraniye, Çengelköy, Üsküdar gibi ilçeler dahil olmak üzere, İstanbul’da yerleşik başarılı ticaret hukuku avukatı İstanbul’un her yerinde görülen davalara bakabilir.
Ayrıca Türkiye’deki tüm avukatlar yetenekleri ve uzmanlık alanları dahilinde, Türkiye’nin her ilinde görülen davalara müdahil olabilirler. Avukatlar baroya bağlı olmaları bakımından, faaliyet gösterecekleri alanları coğrafi olarak sınırlamazlar. Burada asıl belirleyici faktör, avukatın farklı şehirlerde görülen iş hukuku süreçlerine dahil olabilecek yetenek, bilgi ve deneyime sahip olup olmamasıdır.
Ticaret Hukuku Davası Avukat Ücreti 2024 Yılında Ne Kadar?
2024 yılında iş hukuku davası avukat ücretleri çeşitli faktörlere bağlı olarak belirlenir. Bu faktörler arasında davanın karmaşıklığı, davaya harcanacak zaman, avukatın deneyimi ve uzmanlık alanı, dava türü ve davanın yer aldığı coğrafi bölge gibi hususlar yer alır.
Bununla birlikte Türkiye’de avukatlık ücretleri için asgari sınırlarını belirlemek amacıyla Türkiye Barolar Birliği tarafından belirlenen Asgari Ücret Tarifesi bulunur. Ancak bu tarife genel bir çerçeve oluşturur ve somut ücretler avukat ve müvekkil arasında serbestçe belirlenebilir.
2024 yılına ait güncel Asgari Ücret Tarifesi ‘ne ulaşmak için Türkiye Barolar Birliği‘nin resmi web sitesini ziyaret etmeniz önerilir. Ancak unutulmaması gereken önemli bir nokta; dava sürecinde ortaya çıkan ek maliyetlerin (dava masrafları, bilirkişi ücretleri, yargılama harçları vb.) avukatlık ücretine dahil olmayabileceğidir.
Avukatlık ücretlerini belirlerken genellikle başvurulan yöntemlerden biri de davanın sonucuna göre belirlenen “başarı ücreti” uygulamasıdır. Bu uygulamada avukatın ücreti, davanın sonucuna bağlı olarak belirlenir ve genellikle davanın kazanılması durumunda ödenir.
Her durumda avukatlık ücretlerini belirlerken şeffaflık önemlidir ve avukatın ücreti ve ödeme koşulları hakkında detaylı bilgi, avukatla anlaşma yapmadan önce açıklığa kavuşturulmalıdır. Bu nedenle herhangi bir hukuki süreçte yer almadan önce avukatınızla ücret konusunu açıkça konuşmanız önerilir.
Ticaret Hukuku Davası Ne Kadar Sürer?
Bir iş hukuku davasının süresi davanın niteliğine, karmaşıklığına, ilgili yargılama merciinin yoğunluğuna ve diğer birçok faktöre bağlı olarak değişebilir. Ancak genel olarak iş hukuku davaları Türkiye’deki mahkemelerde birkaç aydan birkaç yıla kadar sürebilir.
Özellikle davanın içeriğine bağlı olarak dava süreçleri değişiklik gösterebilir. Örneğin işe iade davaları, fazla mesai ücreti talebi gibi daha basit ve belgelerle ispatı kolay davalar daha kısa sürebilirken, tazminat talepleri, iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiği iddiası gibi daha karmaşık ticaret hukuku davaları daha uzun sürebilir.
Bunun yanı sıra dava süreci üzerinde etkili olan bir başka faktör de davanın hangi mahkemede görüldüğüdür. Bazı iş mahkemeleri yoğun dava trafiği nedeniyle bazılarından daha meşguldür ve bu durum davanın süresini uzatabilir.
İş hukuku davasının ne kadar süreceğini kesin olarak belirlemek mümkün olmamakla birlikte, avukatınız davanın tahmini süresi hakkında size en doğru bilgiyi verebilecektir. Bu nedenle ticaret hukuku davası açmayı düşünüyorsanız, bir avukatla görüşerek dava süreci ve tahmini süresi hakkında detaylı bilgi almanız önerilir.
Ticaret Hukuku Davasında En İyi İş Hukuku Avukatı ile Çalışmazsak Süreç / Dava Uzar Mı?
Bir ticaret hukuku davasının süresi avukatın kalitesi ve deneyimi dahil olmak üzere birçok faktöre bağlıdır. İyi bir iş hukuku avukatı yargı süreçlerine dair geniş bilgisi ve deneyimi ile davayı hızlandırabilir. Davanın hızlı bir şekilde sonuçlandırılması, davanın başından itibaren doğru stratejiyi belirlemeyi ve karmaşık hukuki sorunları çözme yeteneğini gerektirir.
Ancak dava sürecinin uzaması yalnızca avukatın yetenek ve deneyimine bağlı değildir. Dava sürecinde birçok belirsiz faktör bulunur. Bu faktörler arasında;
- Davanın karmaşıklığı,
- Dava dosyasının büyüklüğü,
- Mahkeme takviminin yoğunluğu,
- Yargılamanın gerektirdiği işlemler (tanık ifadeleri, bilirkişi incelemesi vb.),
- Davanın yer aldığı yargı bölgesi,
gibi hususlar yer alır.
Bir avukatın yargılama sürecini yönetme yeteneği önemlidir, ancak davanın süresi yalnızca avukatın kontrolündeki faktörlere bağlı değildir. Bu nedenle en iyi iş hukuku avukatı ile bile çalışsanız, davanın süresi her zaman belirli bir tahmin çerçevesinde kalacaktır.
Dolayısıyla iş hukuku davasında en iyi avukatla çalışmanın yararı, davanın daha hızlı sonuçlanacağı garantisini vermez. Ancak deneyimli bir avukatın iş hukuku süreçlerine olan hakimiyeti davayı en etkili ve verimli şekilde yönetmeye yardımcı olabilir. Ayrıca avukatınızın deneyimi ve bilgisi dava sürecinde karşılaşılabilecek muhtemel sorunları önceden tahmin etme ve bu sorunları çözme kapasitesine de katkıda bulunacaktır. Bu da genel olarak davanın daha hızlı ve başarılı bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olabilir.
Ticaret Hukuku Avukatının Bakabileceği Davalar
Ticaret hukuku avukatları iş hukuku ile ilgili bir dizi konuda hizmet verebilirler. İş hukukunun kapsamı geniştir ve hem işverenleri hem de çalışanları ilgilendiren çeşitli konuları içerir. İşte bir iş hukuku avukatının bakabileceği bazı dava türleri:
- İşe İade Davaları: İşçinin iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiğini iddia ettiği durumlarda, işçi işe iadesini talep edebilir.
- Tazminat Davaları: Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti ve benzeri hakların ödenmemesi durumunda bu hakları talep eden davalar.
- Mobbing Davaları: İşyerinde psikolojik taciz iddiasıyla açılan davalar.
- Ücret Alacakları Davaları: İşçinin maaşı, primi, ikramiyesi veya diğer ücret alacaklarının ödenmemesi durumunda açılan davalar.
- İş Kazası ve Meslek Hastalığı Davaları: İşçinin iş kazası geçirmesi veya meslek hastalığına yakalanması sonucu açılan davalar.
- İş Sözleşmesi İhlalleri: İş sözleşmesinin hükümlerine uyulmaması durumunda açılan davalar.
- İşverenin İş Hukuku Yükümlülüklerinin İhlali: İşverenin iş hukuku çerçevesindeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda açılan davalar.
Bu liste iş hukuku avukatının bakabileceği dava türlerini tümüyle kapsamamaktadır. İş hukuku çeşitli alt dallara ayrılmış geniş bir hukuk dalıdır ve bu konuda uzmanlaşmış bir avukat, karmaşık iş hukuku sorunlarını çözme ve müvekkilinin haklarını koruma konusunda önemli bir rol oynar.
İstanbul Ticaret Hukuku Avukatları Hizmetleri
İstanbul’daki ticaret hukuku avukatları iş hukukuna dair geniş bir yelpazede hizmet verirler. İş hukuku işçi ve işveren arasındaki hukuki ilişkileri düzenleyen bir hukuk dalıdır ve bu nedenle iş hukuku avukatlarının sunduğu hizmetler geniş bir yelpazeyi kapsar.
İstanbul’daki iş hukuku avukatlarının sunduğu hizmetlerden bazıları:
- Dava ve Danışmanlık Hizmetleri: İş hukuku avukatları işe iade, tazminat, ücret alacakları, iş kazası ve meslek hastalığı gibi davaların yanı sıra, iş hukuku konusunda danışmanlık hizmeti de verirler.
- İş Sözleşmesi Hazırlama ve İnceleme: İş hukuku avukatları işçi ve işveren arasında imzalanacak iş sözleşmesinin hukuki açıdan uygun ve tarafların haklarını koruyacak şekilde hazırlanmasına yardımcı olurlar.
- İş Hukuku Alanında Uyuşmazlık Çözümü: Ticaret hukuku avukatları işçi ve işveren arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkları çözmek için arabuluculuk ve tahkim hizmetleri sunarlar.
- İş Hukuku Eğitimi: İş hukuku avukatları işçi ve işverenlere ticaret hukuku konusunda bilgilendirme ve eğitim hizmetleri sunabilirler.
- İşverenlere Danışmanlık: Ticaret hukuku avukatları işverenlere iş hukuku konusunda danışmanlık hizmeti sunarak, iş hukuku mevzuatına uygun hareket etmelerini sağlarlar.
- İşyeri Kurallarının Hazırlanması: İş hukuku avukatları, işyeri kurallarının ve disiplin yönetmeliklerinin hazırlanması konusunda danışmanlık hizmeti sunarlar.
- İş Hukuku Davalarında Temsil: Ticaret hukuku avukatları işçi ve işverenleri iş hukuku davalarında mahkemede temsil ederler.
Önemli Not: Bu liste İstanbul’daki iş hukuku avukatlarının sunduğu hizmetlerin tümünü kapsamamaktadır. İş hukuku, geniş bir alan olduğu için avukatların sunduğu hizmetler de birçok farklı konuyu kapsar.
Sık Sorulan Sorular
- Yıllık İzin Hakkı Nasıl Kullanılır?
Yıllık izin hakkı işçinin çalıştığı her yıl için belirli bir süre tatil yapma hakkıdır. İzin kullanımı genellikle işverenle işçi arasında anlaşmaya bağlıdır. Yasal olarak işe başladıktan sonra 1 yıl dolmadan kullanılamaz ve en az 14 gün süreli olmalıdır.
- Fazla Mesai Ücreti Nasıl Hesaplanır?
Fazla mesai ücreti işçinin normal çalışma saatlerinin dışında çalışması durumunda ödenir. Genellikle normal saat ücretinin yüzde 50 fazlası olarak hesaplanır. Hafta sonları ve tatil günlerinde çalışma durumunda ise yüzde 100 fazla ücret ödenir.
- İş Güvencesi Nedir?
İş güvencesi işçinin haksız yere işten atılmamasını sağlayan bir sistemdir. Belirli bir süredir çalışan ve belirli sayıda işçi çalıştıran işverenlerin işçileri, iş güvencesi kapsamında olur ve keyfi olarak işten çıkarılamaz.
- Gebe veya Emziren Bir İşçi İşten Çıkarılabilir mi?
Gebe veya emziren bir işçi, gebelik veya doğum izni süresince işten çıkarılamaz. Bu süre içinde yapılan işten çıkarmalar geçersiz sayılır ve işçi işe iade edilir.
- İş Sözleşmesindeki Değişiklikler Nasıl Yapılır?
İş sözleşmesindeki değişiklikler tarafların rızasıyla yapılabilir. Esaslı değişikliklerde işçinin yazılı onayı gerekmektedir. İşçinin onayı olmadan yapılan değişiklikler geçerli sayılmaz.
- İş Hukukunda Deneme Süresi Nedir?
Çocuk ve genç işçilerin çalıştırılması belirli şartlara tabidir. 15 yaşını doldurmamış çocuklar çalıştırılamaz. 15-18 yaş arası gençler ise ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılamaz. Çalışma saatleri ve izinler de yetişkin işçilere göre farklı düzenlenmiştir.
- İstifa Eden İşçinin Hakları Nelerdir?
Deneme süresi işçinin işveren tarafından denenip denenmediğinin belirlenmesi için verilen süredir. En fazla 2 ay sürebilir ve iş sözleşmesinde belirtilmelidir.
- Çalışanlara Yemek Yardımı Verilmesi Zorunlu mu?
Deneme süresi işçinin işveren tarafından denenip denenmediğinin belirlenmesi için verilen süredir. En fazla 2 ay sürebilir ve iş sözleşmesinde belirtilmelidir.
- İş Akdi Feshinde İhbar Süresi Nedir?
Deneme süresi işçinin işveren tarafından denenip denenmediğinin belirlenmesi için verilen süredir. En fazla 2 ay sürebilir ve iş sözleşmesinde belirtilmelidir.
- Ticaret Hukukunda Çocuk ve Genç Çalıştırma Şartları Nelerdir?
Deneme süresi işçinin işveren tarafından denenip denenmediğinin belirlenmesi için verilen süredir. En fazla 2 ay sürebilir ve iş sözleşmesinde belirtilmelidir.
İş Hukuku Makaleleri
Tazminat Davası Nedir? adlı bu makalemizle dava sürecinin nasıl yürütüldüğüne, karşılaşılacak zorluklardan çözüm yollarına kadar pek çok detayı aydınlatmayı hedefliyoruz. İster kişisel bir yaralanma olsun ister maddi bir zarar; adaletin terazisinde hak ettiğiniz tazminatı almak, bazen beklediğinizden daha karmaşık bir gidişat olabilir. Hukuk dünyasında sıkça rastlanan bu dava türü, her yıl binlerce insanın hayatını etkilemektedir….
İş Hukuku ve Davaları Rehberi çalışma hayatının karmaşık düzenlemelerini, iş hukuku çerçevesinde ele alarak, hem işverenlerin hem de çalışanların haklarını ve sorumluluklarını detaylı bir şekilde açıklamayı amaçlar. Sizler için hazırladığımız bu kapsamlı rehberde iş sözleşmelerinden fesih süreçlerine, ücret ve çalışma saatleri düzenlemelerinden, iş sağlığı ve güvenliği standartlarına kadar geniş bir yelpazede konular ele alınacaktır. İş…
İş hayatının her kademesinde, çalışanından işverenine kadar birçok kişi ve kuruluş zaman zaman hukuki meselelerle karşı karşıya kalabilir. Bu gibi durumlarda profesyonel bir yardım almak, çözüm sürecini hızlandırırken doğru adımların atılmasını da sağlar. İşte bu noktada, “İş Hukuku Avukatı Seçimi” büyük bir önem taşır. İş hukuku hem çok geniş bir alana yayılan hem de sürekli…
TİCARET HUKUKU AVUKATI İSTANBUL İLETİŞİM
Ticaret hukuku avukatının her zaman ulaşılabilir ve istişare edilebilir olması, iş ilişkilerindeki karmaşık ve hızlı gelişen sorunlar karşısında kritik öneme sahiptir. İşveren ya da çalışan tarafından hızlı müdahale gerektirebilecek durumlar söz konusu olduğunda, maliyetli hataların önlenmesinde avukatın tecrübesi ve doğru iletişimi büyük bir fark yaratabilir. Avukatın müvekkiline hangi durumlarda yanıldığını dürüst bir şekilde ifade edebilecek olgunlukta olması gerekir. Açık ve anlaşılır bir iletişim ile iş ilişkileri, çalışma koşulları, tazminat hakları gibi konuların üzerinde etkin bir şekilde çalışılabilir. İş hukuku avukatının iletişim konusunda duyarlı olması, hukuki süreçlerin daha etkin yürütülmesine yardımcı olur.
Bu bağlamda iş hukuku avukatının sizinle sürekli iletişim halinde olması ve sorularınıza hızlı yanıt vermesi önemli bir değer katar. İhtiyacınız olduğunda kolayca ulaşabileceğiniz bir ticaret hukuku avukatı, iş hayatındaki zorluklarınızın üstesinden gelmenize yardımcı olabilir. İletişim kanalları, telefon, e-posta, sosyal medya platformları gibi çeşitli yollarla sağlanabilir. İster çalışan tarafından ister işveren tarafından olsun, iş hukuku avukatıyla yapılan etkili bir iletişim, karmaşık iş hukuku meselelerinin çözümünde büyük bir rol oynar. Aşağıdaki iletişim kanallarından dilediğinizi ticaret avukatına ulaşmak için kullanabilirsiniz.
Çobançeşme Mah. Nish İstanbul
C Blok K.13 D.150 Bahçelievler / İstanbul
Konum →
Tel: 0 543 944 92 13
Mail: info@ozlembaysal.av.tr
Hafta içi: 09:00 – 18:00
Cumartesi: 10:00 – 15:00
Pazar: Kapalı